Birisi genç bir kızın yaşama hakkını elinden aldı. Kafasından ne geçti bilinmez ama bir kere kuralı bozayım ne olur ki? Kimse duymaz, kimse görmez, anlatamaz da zaten diye düşünüp yasalarda yer alan bir kuralı bozdu, birisinin yaşama hakkını elinden aldı. Minibüsün içinde o anda bu hakkı suistimal edebilme seçeneğini özgür iradesi ile kullandı.
Üniversite 2.sınıfta(1998) bir hocamız derste masasına ulaşan yoklama kağıdında sınıftaki mevcuttan çok imza olduğunu görünce dersi bıraktı hayat dersine geçti. “Tenefüslerde eleştirdiğiniz milletvekillerinden bir farkınız kaldı mı şimdi dedi. Onların önünde bir imza hakkı var onu suistimal ediyorlar, siz de aynı hakkınızı kötüye kullandınız. Maliyetleri farklı olsa da yaptığınız aynı şey!” dedi. Aynı kuralın ihlali, biri mecliste biri sınıfta.
Trafikte bile bile en dış şeritten gidip en önden bağlanırız, kırmızıda geçeriz, emniyet şeridini kullanırız, hatalı(engelli parkına/yoluna) park ederiz, sitemizdeki kurallara uymayız, hastane randevusunda tanıdık kullanırız, devlete torpille gireriz, ihalede adam kayırırız. Bizim de katille yaptığımız şey aynı. O da hak yedi biz de. Yok aslında farkımız.